Henüz 28 yaşında ve 700 milyon dolarlık bir ciroyu yönetiyor. Türkiye’nin en genç işadamları arasında yer alıyor. Sağlık, tarım, turizm, gayrimenkul, inşaat ve enerji gibi alanlarda faaliyet gösteren Şekerlisoy Şirketler Topluluğu’nun genç CEO’su Onur Şekerlisoy’un başarısının sırrı, yaygaraya kulak asmaması… “Terör var diye yatırımlar duracak değil” diyor. Çünkü “Asıl yatırımlar, terörün önüne geçecek” diye vurgu yapıyor
Mehmet Ali Doğan
Onur Şekerlisoy; sağlık, tarım, turizm, gayrimenkul, inşaat ve enerji gibi alanlarda faaliyet yürüten Şekerlisoy Şirketler Topluluğu’nun CEO’su. Henüz 28 yaşında ve Türkiye’nin en genç 40 işadamı listesinde; 1000 kişilik istihdam ve 700 milyon dolarlık ciro ile 15’inci sırada yer alıyor. Liseyi Robert Kolej’de okuyan, hukuk eğitimine üniversite sınavlarında dördüncü olarak başlayan ve sonrasında da yüksek lisansını ekonomi üzerine yapan Onur Şekerlisoy’un son projesi aslında girişimcilikte gösterdiği başarı sırrının da özeti gibi… Çünkü; geleneksel sektörlerde faaliyet göstermesine rağmen, start up projeler gibi farklılıklar içeriyor. Mersin’in Erdemli İlçesi’nde ‘Başka İstanbul Var’ sloganı ile yakında tanıtımı yapılacak olan Athena adlı proje, genç girişimci
Onur Şekerlisoy’un yaklaşımını ortaya koyuyor. Çünkü herkes büyük şehirlerde, inşaat projeleri geliştirirken o Anadolu’ya yatırım yapmayı tercih ederek, işini büyütmüş. Neden İstanbul ya da büyük şehirlere değil de, bir kasabaya yatırım yaptığını sorduğumuzda, açıklamaları farklılığını da ortaya koyuyor: “Ekonomide birden 10’a çıkmak; 10’dan 100’e çıkmaktan çok daha zordur, sıfırdan gelirsiniz. Çok daha büyük yol katetmeniz gerekir. Bunu niye söyledim; İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de son 10-12 yılda ekonomik olarak muazzam gelişmeler var. Tabi bu da herkesin ilgisini çekiyor ve herkes burada yatırım yapmak istiyor. İstanbul şimdi 10’dan 100’e geldi, ancak Anadolu da 1’den 10’a geldi. Anadolu, İstanbul kadar cazip bir merkez olarak görülmeyebilir ancak Adana’daki, Elazığ’daki, Kayseri’deki, Mersin’deki gelişme çok büyük ve hızlı. İnanılmaz bir gelişme var. Mesela şu anda Mersin’in yıllık 35 bin konuta ihtiyacı var, bu beş yıl içinde 100 bine çıkacak. Yani bu İstanbul’un büyüme grafiğinin çok çok üzerinde bir rakam. Ve nasıl İstanbul’da ekonomik gelişme varsa; Mersin, Adana, Kayseri de kendi zenginini yaratıyor artık. Eskiden, adam Çukurova’da pamuğunu satar gelir İstanbul’a yerleşirdi, parası memleketinde kalmazdı. Şimdi, zengin, daire alma gücü yüksek kişi memlekette kalmak istiyor ama onu orada tutan bir şey yok. Aslında İstanbul’a sürülüyor. Biz o açığı doldurmaya talibiz.”
Devamı Derin Ekonomi Dergisi Eylül 2016 sayısında…