Örgütsel dokusunu ve paradigmasını ‘eğitim hizmetlerini kullanarak yayan’ FETÖ’nün kamudan tasfiyesi sürecinde yaşanan sıkıntıları, her şeye rağmen öğrencisi, öğretmeni, velisi sırtlıyor. İlk, orta, lise ve üniversitelerde okuyan 138 bin öğrenci, okul kapatmalarından doğrudan etkilendi.
Mehmet Ali Doğan
Hiç şüphe yok ki, 15 Temmuz darbe girişimi her alanda birçok etkiye neden oldu, en çok da eğitimi etkiledi. FETÖ kapsamında gerek açığa alınan, meslekten atılan öğretmenler ve akademisyenler olsun; gerek kapatılan özel öğretim kurumları ve üniversiteler olsun; gerekse kamu okullarında bazı ders kitaplarının değiştirilip yeniden basılması olsun; eğitim etkilendi. 28 bin 163 öğretmen FETÖ soruşturması kapsamında kamudan ihraç edildi, açığa alınan binlerce öğretmen bir an önce durumunun neticelenmesini bekliyor. Okulların açılmasının üzerinden belli bir zaman geçmesine rağmen bazı ders kitapları ise hâlâ öğrencilere ulaşmadı.
1058 EĞİTİM KURUMU KAPATILDI
23 Temmuz 2016 tarihinde yayınlanan ilk Olağanüstü Hal Kararnamesi’yle (OHAL) 934 okul, 109 öğrenci yurdu, 15 üniversite, toplam 1058 eğitim kurumu kapatıldı. Bakanlığın 11 Ekim 2016
tarihli yazısında kapatılan bu kurumlardan 53’nün faaliyetlerine devam etme kararı verildi. Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılmaları, buna karşılık bakanlık genelgesiyle yeniden faaliyetlerine izin verilmesinin hukuki sorun doğuracağı düşünülerek 1 No’lu Kanun Hükmünde Kararname’nin TBMM görüşmeleri esnasında Gümrük ve Ticaret Bakanı
Bülent Tüfenkçi imzasıyla verilen değişiklik önergesiyle, bu uygulamadaki hukuki boşluk doldurulmuş oldu. Eğitim-Bir Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “FETÖ, herkesin bildiği gibi, örgütsel dokusunu, paradigmasını ‘eğitim hizmetlerini kullanarak yayan’, mensup ve militanlarını kendisine ait özel öğretim kurumları ile kendi mensuplarının görev yaptığı resmi eğitim kurumlarından devşiren bir yöntem izledi.
Eğitim alanındaki ‘balon başarılar’ üzerinden özel öğretim alanında ve resmi eğitim kurumlarında örgüt mensuplarının sayısını artırmaya odaklandı. FETÖ’nün eleman edinme, militan yetiştirme konseptinin eğitim ağırlıklı olması; FETÖ tasfiyelerinde öğretmen unvanlı kamu görevlisi sayısının fazla olmasının öncelikli nedenidir” diyerek, eğitim sektöründe oluşan, bu ara dönemdeki sorunların ana kaynağının tarihsel bir geçmişi olduğuna işaret ediyor.
Haliyle, FETÖ’nün tamamen çökertilmesi ve olası tehditlere karşı hızlı tedbir alma sürecinin işletilmesi kapsamında, açığa alınma ve ihraç işlemlerinde mağdurların oluşması da, gözden kaçırılanların olması da mümkün gözüküyor. Bu nedenle olsa gerek, çocuklarının terör örgütüyle ilişkilendirilmiş okullarda okumasını istemeyen velilerin okul değişikliklerine gittiği gözleniyor. 15 Temmuz’dan sonra okul değişiklikleri nedeniyle, bazı okullarda sınıf mevcutlarının artış yaşandı. Bu okullarda birtakım sıkıntılar oluştu.
Devamı Derin Ekonomi Derisi Kasım 2016 sayısında….