UZAY YARIŞINDA ÖZEL SEKTÖR ÖNE GEÇTİ

ABD ve Sovyetler Birliği hükümetleri eliyle 60’lı yıllarda ve sonrasında yürütülen uzay rekabetini günümüzde özel şirketler devraldı. 50 yıl önce uzaya 1 kg yük göndermenin maliyeti 10 bin dolar iken, bu rakam SpaceX’in son Falcon Heavy testi ile 2 bin dolara kadar düştü. Bu, her şeyden önce uzay yarışında özel sektörün bir adım öne geçtiği anlamına geliyor.

Kadriye N. Tunçsiper

Soğuk Savaş boyunca ABD ve Sovyetler Birliği arasında geçen uzay yarışı günümüzde özel şirketler sayesinde çok daha farklı bir boyuta taşındı. SpaceX’in son Falcon Heavy test uçuşu ile insanoğlu uzay yolculuklarına bir adım daha yaklaştı. Bu konuda Elon Musk öne çıkan isim olsa da Jeff Bezos ve Richard Branson gibi isimlerin de uzay yarışında Musk’tan geri kalır yanı yok. 21. yüzyıl uzay yarışının bu isimler için bir hobiden çok daha fazla olduğu da bir gerçek. Çünkü Soğuk Savaş’ın psikolojik üstünlüğe dayalı rekabeti, günümüzde uzayda koloni kurma, uzay madenciliği ve uzay turizmi başta olmak üzere çok daha iddialı hedeflerle sürdürülüyor. Geçtiğimiz ay insanoğlunun uzay macerasında önemli dönemeçlerden biri daha geçildi. Elon Musk’ın sahibi olduğu SpaceX dünyanın en güçlü roketi olan Falcon Heavy ile Mars’a yakın bir yörüngeye Tesla Roadster fırlattı.

Gövdesinde daha önce birçok kez kullanılan Falcon 9’un yer aldığı Falcon Heavy 1000 kilogramlık bir kargoyu, kilogramı 2000 dolar maliyetle tekrar kullanılabilir bir şekilde uzaya göndermiş oldu. İlgi çekici olan ise Falcon Heavy’nin artık uzaya üç ila altı ayda bir yük gönderebilecek ticari bir sistem haline getirilmiş olması. Böylece birçok özel şirketin yarış alanı haline gelen uzay seyahatlerine bir adım daha yaklaşıldı.

HEDEF: MALİYETLERİ EN AZA DÜŞÜRMEK

Uzay yarışlarını bu kadar gündeme getiren gelişme kuşkusuz roketlerin yeniden kullanılabilir hale getirilerek maliyetlerin düşürülmesi. Her bir fırlatmada milyonlarca dolar harcamak yerine, tekrar kullanılabilir roketlerin yeniden uçurulabilir hale gelmesi özel sektörün en önemli hedeflerinden birisi. SpaceX’in önemli rakiplerinden Blue Origin de kısa bir süre önce yeniden kullanılabilir roket sistemini kurmak için Kennedy Uzay Merkezi’nde devasa bir tesis açmıştı.

Devamı Derin Ekonomi Dergisi Mart 2018 sayısında….

Dikkat çekenler...