ULUSAL GÜVENLİĞİN BAŞI SAĞLIK!
Kovid-19 salgını sonrasında sağlık, stratejik önem kazanmaya başladı. Konuyu kapağına taşıyan Z Raporu’nun Mayıs sayısı, gazete bayii ve seçkin kitabevi raflarındaki yerini aldı.
Korona virüs salgını dünyanın karşılaştığı ilk küresel kriz değil elbette ancak salgının yüksek yayılım hızıyla verdiği ani hasar, tüm ülkelere ‘benzersiz’ bir şok yaşattı. Sağlığın hayati bir mesele olduğu, bir virüsün devletler de dahil olmak üzere tüm sistemleri bir anda felç edebileceği, büyük bir dehşetle tecrübe edildi. Z Raporu sağlık meselesini, ulusal güvenlik boyutuyla incelemeye aldı.
SAĞLIK SİSTEMLERİ, GÜVENLİK VE GELECEK
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Öyle görünüyor ki, süreçler ‘Korona Öncesi’ ve ‘Korona Sonrası’ diye anılır olacak. Korona virüsü ile mücadele kapsamında devletlerin uyguladıkları tedbirler ve vatandaşların bu tedbirlere verdikleri tepkiler, geçmiş bakış açılarını değiştirebilecek güçte. Küreselleşmenin temel dayanağı olan sınırların ortadan kaldırılması iddiası tersine dönüyor. Seyahatler engellenip, ticari sınırlamalar getirilen yeni dönemde, sağlık sistemlerine artık salt ticari kurallarla değil, halk sağlığı, tıp etiği ve güvenlik önceliğiyle bakılıyor. Z Raporu’nun kapak konusunda, salgından sonra sadece sağlık sisteminin değil, tüm yaşam alanlarının sistemli değişikliklere gebe olduğu vurgusu yapılıyor.
‘İYİ KALPLİ KAPİTALİZM’ MÜMKÜN MÜ?
Kapitalizm karşıtlığı yükseliş eğiliminde. Kapitalizmin sancılı bir sürece girdiği, bu yılki Davos toplantılarının ana gündem maddesiydi. Bir işletmenin tek amacının ‘kaynaklarını verimli kullanmak ve kârını artırmak’ olduğu fikri, ABD ve Avrupa başta olmak üzere bazı toplumlara refah getirse de, 80’lerden itibaren sınırsız kâr arayışı, toplumları eşitsizliğe sürükledi. Dünyayı daha iyi ve eşit bir yer haline getireceğine inanılan internet devrimi ise, çok kısa zamanda kendi zenginlerini yarattı. Araştırmalar, zenginlerin daha fazla zenginleştiğini, fakirlerin daha fakirleştiğini ortaya koyuyor. Z Raporu’ndaki kapsamlı analiz, dünyadaki serveti elinde tutanların da bundan rahatsız olduğunu ortaya koyuyor.
SÜPER AKILLI DÜNYAYA GİDEN YOL: TOPLUM 5.0
İlk kez 2016 yılında ‘Japonya’nın geleceği için bir vizyon’ olarak ortaya konan ve Almanya’nın Hannover şehrinde düzenlenen fuarda dünya ile paylaşılan Toplum 5.0 yaklaşımı, endüstriyi değil toplumu önceliyor, insan merkezli olmasıyla ön plana çıkıyor. Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Toplum 5.0’ın sahip çıktığı temel konular arasında yer alıyor. Toplum 5.0’a ulaşmak dünyanın önemli sosyal problemlerini çözerken ekonomik kalkınmayı da mümkün kılacak fikri, Japonya dışında da gittikçe daha çok kabul görüyor. Peki, robotlara dayanan yapay zekanın insanların yaptığı işleri yapmasını destekleyen Toplum 5.0, toplumlardan da kabul görecek mi?
GÜÇLÜ KALEMLERDEN İSABETLİ TESPİTLER
Gündeme dair derinlikli yorumlarıyla dikkat çeken Z Raporu’nun güçlü kalemleri Prof. Dr. Ömer Bolat, Aşkın Baysal, Ali Saydam, Prof. Dr. Murat Yülek, Prof. Dr. Ahmet Ulusoy, Doç. Dr. Kadir Tuna, İbrahim Acar, Dr. Mehmet Akif Soysal, Dr. Mamdouh G. Salameh, Prof. Dr. Obiyathulla Ismath Bacha, Robert M. Cutler, Pierre Chiartano, Dimitri Triantaphyilou ve Shuriah Niazi, Mayıs sayısında salgının ekonomiye etkilerini kaleme aldılar. Her ay olduğu gibi Z Raporu’nun Mayıs sayısında da, Dr. Mustafa Özel yönetim felsefesine ilişkin fikirlerini, analist Cüneyt Paksoy ise piyasadaki gelişmeler hakkında görüşlerini okurlarla paylaşıyor.