OTOMOTİV ENDÜSTRİSİ BİR TARAFTAN ELEKTRİKLİ MODELLERİ KONUŞUYOR, DİĞER TARAFTAN KÜRESEL PAZARDAKİ DARALMAYA ÇÖZÜM ARIYOR. YAŞANAN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE YAKITTA TASARRUF SAĞLAMA MOTİVASYONU İSE, İNSANLARI DÜŞÜK EMİSYONLU MODELLERE İTİYOR, FOSİL YAKIT KULLANAN OTOMOBİLLER İÇİN CİDDİ DÜZENLEMELER YAPILIYOR. OTOMOTİV DÜNYASINDAKİ BU KÖKLÜ DÖNÜŞÜM BÜYÜK MARKALARI GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRMEYE İTİYOR.
ESRANUR EYUPOĞLU
Küresel iklim krizi sebebiyle karbon ayak izlerini silmeye çalışan modern dünya, fosil yakıtlardan mümkün olduğunca kurtulmak için büyük uğraş veriyor. Otomotiv sektöründe yaşanan bu dönüşüm, yeni teknoloji ve yeni yatırımlar gerektirdiği için yüksek maliyet oluşturuyor. Bu nedenle sektörün önde gelen üreticileri maliyetleri düşürmek ve daha rekabetçi olmak için birleşme kararı alıyor. Çünkü yeni teknolojilerin markalar için oluşturduğu yüksek maliyetler şirketleri iş bölümü yaparak maliyetleri düşürme planları yapmak zorunda bırakıyor.
TESLA ELEKTRİKLİ ARAÇLARDA VİTES ARTIRDI
Elektrikli otomobiller aslında otomotiv endüstrisinin ilk günlerinden itibaren var olan modeller. Ancak o günlerdeki teknolojikyetersizlik ve gelişmekte olan petrol endüstrisi sektörün stratejisini günümüzde son noktaya ulaşmış olan içten yanmalı motorlar üzerine kurdu. Son yıllarda ise dünyanın büyük markalarının elektrikli otomobile yönelmesi gündemde. Bu sebeple bir yandan elektrikli otomobil fabrikaları kuruluyor, diğer taraftan da yeni çıkan seri üretim elektrikli otomobillerin başarısı takip ediliyor.
Otomotiv dünyasında 2020 yılının çekişmeli geçeceği geçtiğimiz yıl Tesla’nın elektrikli kamyonet olan yeni aracı Cybertruck’ın tanıtımını yapmasıyla anlaşıldı. Tanıtımda, ABD kamyonet piyasasının önemli bir aktörü olan Ford’un F 150 modeli ile Cybertruck’ı karşılaştıran Tesla CEO’su Elon Musk’a, ilk olarak Ford’dan eşit şartlarda yarışalım mesajı geldi. Fransız üretici Citroen ise Cybertruck’ın tasarımının kendilerinden esinlenilerek yapıldığını iddia etti. Alman üretici BMW de Tesla’ya, araç tasarımında kullandığı kurşun geçirmez cam üzerinden mesaj verdi. Ancak büyük markaların tüm karşı duruşlarına ve yürütülen reklam kampanyalarına rağmen Tesla, aracı Cybertruck için 100 dolarlık kayıt ücretiyle 200 binin üzerinde ön sipariş aldı.
VOLKSWAGEN VE FORD ANLAŞTI
Bununla birlikte elektrikli ve kendi kendine giden otomobiller için yazılım, şarj ve batarya gibi bileşenlerin gelişmiş teknolojilerine ihtiyaç duyulduğu bir gerçek. Bu sebeple teknolojik yenilikler binlerce çalışanı ve yüz binlerce üretim kapasitesi olan markaların dönüşümü için ciddi maliyetler oluşturuyor. Bu nedenle geçtiğimiz yıl otomobil devi Volkswagen ve Amerikalı üretici Ford otonom ve elektrikli otomobiller geliştirmek için el sıkıştıklarını duyurdu. 1937 yılında kurulan Alman otomobil üreticisi Volkswagen tarafından yapılan açıklamada, Ford’un sürücüsüz otomobil birimi Argo AI için 2,6 milyar dolar yatırım yapılacağı belirtildi.
Volkswagen’in modüler elektrikli otomobil platformunu Ford ile paylaşacağı bilgisine yer verilen açıklamada, şirketlerin Ar-Ge masraflarını paylaşacağına ve otonom otomobiller konusunda küresel standartların oluşmasına katkı yapılacağına da vurgu yapıldı. Volkswagen’in Argo AI’a yapacağı yatırımın ardından şirketin değerinin 7 milyar doların üzerine çıkacağı belirtilen açıklamada, söz konusu yatırımın 1 milyar dolarının nakit olacağı, 1,6 milyar dolarının ise Volkswagen’in Münih’te yer alan 200 kişilik sürücüsüz otomobil birimine karşılık sayılacağı kaydedildi. Açıklamada, otomobil üreticilerinin ticari araç üretimi konusunda iş birliklerinin yolunda gittiği de belirtildi. Ar-Ge ile üretim maliyetlerini düşürmek için ise diğer iş birliği alanlarına bakacaklarına işaret edildi.
TESLA’YA RAKİP OLABİLİR
Birleşen Ford ve Volkswagen, BMW ve Mercedes’e de ilham oldu. Mercerdes-Benz’in çatı şirketi Daimler, BMW ile çeşitli birimlerin birleştirilmesi noktasında onay aldı. Bu onayın ardından otonom araç üretimi konusunda gerçekleştirilebilecek bir ortaklık da mümkün hale geldi. Zaten BMW ve Mercedes, ortak alanlarda ve ortak imkanlarla geliştirilebilecek bir otonom araç maliyetinin tek bir şirketin harcamalarına oranla çok daha düşük bir seviyede kalacağını düşünüyor.
Bu sebeple BMW ve Mercedes-Benz, otonom araçlar ve potansiyel platform paylaşımları konusunda çeşitli düzeylerde temaslarda bulunuyor. Fikir alışverişi seviyesindeki bu temaslar, daha önce mobil hareketliliği düzenleyen anlaşmanın da temelini oluşturuyor. Bununla birlikte iki şirketin olası ortaklığı Tesla’nın hegemonyasını yıkma konusunda da başarılı olabilir. Ancak iki şirketin birleşme kararı ile ilgili henüz net bir tarih belirtilmiş değil.
Devamı Z Raporu Dergisi Aralık 2020 sayısında…