DÜNYA EKONOMİYİ DURDURAN VİRÜS İLE SAVAŞMAYA DEVAM EDERKEN, BİRÇOK ÜLKE, AŞILAMANIN BAŞLAMASI İLE, GELECEĞE DAHA UMUTLU BAKMAYA BAŞLADI. ÖZELLİKLE VAKALARIN DÜŞME EĞİLİMİNE GİRMESİ İLE BAHARDA TÜM ÜLKELERDE TEDBİRLERİN AZALTILMASI İHTİMALİ, EKONOMİNİN CANLANMASI İÇİN ÖNEMLİ BİR İMKAN OLARAK DEĞERLENDİRİLİYOR. BUNUNLA BİRLİKTE EKONOMİDE BAHAR, BÜYÜK ÖLÇÜDE İNSANLARIN ESKİ ALIŞKANLIKLARINA DÖNME HIZLARIYLA DOĞRU ORANTILI OLACAK.
KADRİYE N. TUNÇSİPER
Dünya ekonomisi küresel anlamda geçtiğimiz yılı yüzde 4,3 daralma ile kapattı. Küresel bir sağlık krizine yol açan pandemi, ekonomik faaliyetleri durdururken, virüsün yayılmasını önlemek için alınan tedbirler, hemen hemen tüm ülkelerde yıl başındaki ekonomik öngörülerin değişmesine neden oldu. İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden bu yana ekonomik anlamda en keskin düşüşünü yaşayan dünyada milyonlarca insan işsiz kalırken, hükümetler büyük hasarı engellemek için ekonomilerine trilyonlarca dolar para pompaladı.
İçinde bulunduğumuz yılda ise hem vakaların düşme eğilimi hem de aşılamanın başlaması ile uzmanlar ekonomik anlamda daha iyimser senaryolar ortaya koyuyor. Tüm bunlarla beraber 2021 yılı için Dünya Bankası’nın yayınladığı bir rapora göre, bu yıl küresel genişlemenin temkinli bir bakış açısı ile yüzde 1,6 ile sınırlanması da mümkün. İyimser senaryoda ise pandeminin kontrol altına alınması ve daha hızlı bir aşılama halinde ekonomik anlamda genişlemenin yüzde 5 olarak gerçekleşeceği öngörülüyor.
GELİŞMİŞ EKONOMİLERDE BÜYÜME BAŞLAYACAK
Dünya Bankası’nın 2021 öngörülerine göre, dünyanın en büyük ekonomisi ABD’de geçtiğimiz yıl yüzde 3,6 daralma yaşanırken, içinde bulunduğumuz yıl yüzde 3,5 büyüme gerçekleşecek. Salgının en fazla etkilediği Euro bölgesinde de ABD’ye benzer şekilde yüzde 3,6 büyüme tahmin ediliyor. Ekonomisi büyük ölçüde hizmetler sektörüne dayanan İngiltere, salgın nedeniyle İspanya ile birlikte ekonomisi en fazla yara alan Avrupa ülkelerinden biri oldu. 2020’de yüzde 11 gibi rekor bir küçülme yaşayan İngiltere’de toparlanma için beklenen büyüme oranı ise İngiltere Merkez Bankası’na göre yüzde 7,25.
Japonya’da ise büyümenin yüzde 2,5 seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Bununla birlikte Japonya Ekonomik Araştırma Merkezi’nin muhafazakar bir tahminine göre, ekonominin salgın öncesi durumuna dönmesi için 4 yılın geçmesi gerekiyor.
Gelişmiş ülkeler ekonomik anlamda toparlanma sinyalleri verse de, bunun istihdama ne ölçüde yansıyacağı ise şu an en önemli konu olarak karşımızda duruyor. Pandeminin ilk dalgasından sonra işsizlik oranlarında hızlı bir düşüş yaşasa da ABD, tarihinin en önemli istihdam krizlerinden birini yaşadı. Halen 6 ayı aşkın süredir işsiz olanların işgücü piyasasına dönüp dönemeyeceği belirsizliğini koruyor. Çünkü ortalama olarak kişi ne kadar uzun süre işsiz kalırsa, işgücü piyasasına dönmesi de o ölçüde zorlaşıyor. Bununla beraber özellikle V tipi iyileşmenin olacağını öngörenler, ABD’de işsizlik oranının ekim ayında yüzde 6,9’a düşmesini iyimser bir şekilde değerlendiriyor.
TÜRKİYE’DE DE TOPARLANMA SİNYALLERİ VAR
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) geçtiğimiz mayısta Türkiye ekonomisinin 2021’de yüzde 6 büyüyeceğini öngörürken, sene sonunda tahminlerini yüzde 5’e revize etti. Ancak bu büyüme öngörüsü bile Türkiye’nin ekonomik anlamda pandemi etkilerini sararak düze çıkabileceğini gösteriyor.
OECD üyeleri arasındaki en güçlü toparlanmayı yaşayan Türk ekonomi, salgını kontrol altına almak için kilitlemelerin uygulandığı üç ayda yüzde 9,9 küçüldükten sonra, üçüncü çeyrekte yüzde 6,7 ile beklenenden daha yüksek bir büyüme oranına ulaştı.
Devamı Z Raporu Dergisi Şubat 2021 sayısında…