Hollywood, 2000’li yıllarda girdiği hikaye darboğazını, çizgi roman sektörü ile oluşturduğu stratejik ortaklık sayesinde kırıyor. Yenilenebilir ve sürdürülebilir bir ekosistemde yeni gişe canavarları ile devasa bir ekonomi oluşmuş durumda
Sernur Yassıkaya
Amerikan Rüyası’nın her geçen gün biraz daha solduğu bir dönemden geçiyoruz. ABD’nin kürenin geri kalan kısmına anlatacak hikayesi her geçen gün azalıyor. İletişim ağlarının ve imkanlarının arttığı bir çağda, Hollywood’un sihirli perdesi, gerçekleri maskeleme konusunda artık yeterince mahir değil. II. Dünya Savaşı “kahramanlıkları”, kovboyların maceraları, modern ABD’nin tarihinden sahneler birer birer tüketildi. Cilalı ABD devrinin tüm malzemeleri kullanıldı. Hollywood, elindeki malzemeler tükenince, daha önce küçümsediği bir sektörle 2000’li yıların başından itibaren adeta stratejik bir işbirliğine girdi. Daha önce üçüncü sınıf filmlerin yapıldığı bir sektöre milyonlarca dolarlık yatırım ve Hollywood’un önde gelen aktörlerinin de katılımı sağlanarak yeni ve sürdürülebilir gişe rekorları küresel alanda izleyiciye sunuldu. Makyajlanıp yeniden piyasaya sürülen bu ürün çizgi roman kahramanlarından başkası değil.
Hollywood ve Amerikan çizgi roman sektörü arasında kurulan yeni ittifak, her iki taraf için de kazan kazan felsefesi ile hayata geçiyor. Bu ittifak, hazır bir tüketici kitlesinin varlığı üstüne kuruldu. Halihazırda DC Comics ve Marvel gibi çizgi roman dünyasının iki büyük şirketi, onlarca yıldır oluşturdukları hayran kitlesi ve okuyucular ile neredeyse 7’den 70’e bir yelpazeye hitap ediyor. Bu kitle, okudukları ve hayal kurdukları kahramanların, beyaz perdeye son teknolojinin de yardımıyla yansıtılmasını zaten dört gözle bekliyordu. Hayallerinde canlandırdıkları kahramanların ete kemiğe bürünmüş şekilde karşılarına çıkması onlar için bir rüyanın gerçeğe dönüşmesinden başka bir şey değil. Bu hayran kitlesine aksiyon, macera ve bilim-kurgusever izleyicilerin de eklenmesiyle müşterisi hazır büyük bir havuz oluşmuş oluyordu. Bu büyük havuza bir de DC Comics ile Marvel arasındaki sıkı rekabet sosu da eklenince, kitleleri sinema salonlarına çekmek işten bile olmadı. 1990’lı yıllarda Batman serileri ile birkaç atış yapan Hollywood, 2000’li yıllarda girdiği hikaye krizini ve ABD’nin küresel Y nesline anlatacak yeni hikaye sorununu da çizgi romanlar üzerinden çözmüş durumda
Devamı Derin Ekonomi Dergisi Eylül 2016 sayısında…
