ABD TEMSİLCİLER MECLİSİ YASAMA KOMİTESİ, DÖRT BÜYÜK TEKNOLOJİ ŞİRKETİNİN TEKEL VE REKABET UYGULAMALARINI DEĞERLENDİREN BİR SORUŞTURMA RAPORU HAZIRLADI. YAKLAŞIK 16 AY SÜREN SORUŞTURMA ÇERÇEVESİNDE DÖRT BÜYÜK ŞİRKET, KOMİTENİN BİLGİ TALEPLERİNE 1,3 MİLYON SAYFALIK AÇIKLAMAYLA CEVAP VERDİ. RAPOR, BU ŞİRKETLERİN TEKEL OLDUĞUNU VURGULUYOR VE ÇÖZÜMÜ ŞİRKETLERİN KÜÇÜLTÜLMESİNDE BULUYOR.
H. KEREM FINDIK
Türk basınında çok konuşulmadı ama ABD Temsilciler Meclisi Yasama Komitesi, ‘Big Tech’ olarak bilinen dört büyük teknoloji şirketinin (Amazon, Apple, Facebook ve Google) tekel ve rekabet uygulamalarını inceleyen bir rapor yayımladı. ‘Investigation on Competition in Digital Markets’ (Dijital Pazarlarda Rekabet Soruşturması) başlıklı rapor, 16 aya varan bir çalışmanın ürünü. Yasama Komitesi Antitröst Alt Komitesi raporda, içinde bulunduğumuz çağda konuyla ilgili kanunların nasıl değiştirilmesi gerektiğine de yer veriyor. Çalışma, dört şirketin piyasada tekel gücüne sahip olduğu sonucuna varıyor ve çözüm olarak Big Tech şirketlerinin parçalara ayrılarak küçültülmesi gerektiğini savunuyor. (Soruşturmanın Haziran 2019’da başladığını ve raporun Eylül 2020’de yayımlandığını not edelim.)
BİLGİ TALEPLERİNE 1,3 MİLYON SAYFALIK CEVAP
449 sayfalık Dijital Pazarlarda Rekabet Soruşturması raporunda görüşlerini açıklayan Demokrat üyeler, Big Tech şirketlerinin parçalanması, bölümlerin ayrılması veya bu şirketlerin daha küçük şirketleri satın almasını zorlaştırmak gibi büyük değişikliklere yol açabilecek tavsiyelerde bulunuyor. Cumhuriyetçiler ise, rapordaki cesur önerilerin bazılarına itirazlarını dile getiriyor.
Bu arada, Big Tech şirketlerinin soruşturma kapsamında alt komitesinin bilgi taleplerine 1,3 milyon sayfayla cevap verdiklerini not edelim. Antitröst Alt Komitesinin Big Tech şirketlerine yönelik değerlendirmeleri şöyle…
Rapora göre, Facebook, sosyal ağ pazarında tekel gücüne sahip. Şirketin CEO’su Mark Zuckerberg ve diğer üst düzey yöneticiler arasındaki iç yazışmalar, Facebook’un hâkimiyetini sürdürmek ve genişletmek için rekabetçi tehditleri bertaraf ettiğini gösteriyor. Örneğin, şirketteki üst düzey bir yönetici, satın alma stratejisini Facebook’un konumunu güçlendirmek için bir ‘arazi gaspı’ olarak tanımlarken, Facebook’un CEO’su Facebook’un “her zaman herhangi bir rekabetçi start-up’ı satın alabileceğini” belirtiyor.
Çalışma, Facebook’un tekel gücünün sağlam bir şekilde yerleştiğini ve piyasaya yeni girenlerin veya mevcut firmaların rekabetçi baskısıyla bu durumun üstesinden gelinemeyeceğini not ediyor. 2012 yılında Facebook CFO’su yönetiminde hazırlanan dahili bir sunumunda ağ etkisi (artan sayıda insan veya katılımcının bir mal veya hizmetin değerini geliştirdiği bir olgu) bir ‘çark’ olarak tanımlanıyor. Sunumda ayrıca Facebook’un ağ etkilerinin “her geçen gün daha da güçlendiği” belirtiliyor.
Soruşturma sırasında Facebook tarafından sunulan yeni tarihli belgeler, sosyal medya devinin sosyal ağ pazarına tekel olarak hükmettiğini ve kendi ürün ailesi içindeki rekabeti, diğer herhangi bir firmanın rekabetinden daha önemli bulduğunu gösteriyor. Çalışmada Facebook’un 2012’de Instagram’ı 1 milyar dolara satın alması ve bu satın almada şirketin gönderdiği belgeler dikkat çekiyor. Belgeyi yorumlayanlar, Facebook’un Instagram gibi büyüyen bir rakibi yok etmek için satın alıp almadığı sorusuna kafa yordu. Facebook tekelleşme ve rekabet karşıtı iddialarına yönelik olarak, satın almaların her sektörün parçası ve insanlara daha fazla değer sunmak için teknolojilerini yenilemelerinin bir yolu olduğu görüşünü savundu. Facebook’a göre, bu işletmelere milyarlarca yatırım yapıldığı için Instagram ve WhatsApp bu seviyelere ulaştı.
Devamı Z Raporu Dergisi Kasım 2020 sayısında…