Mehmet Kara
Türkiye, toplam enerji talebi ve buna paralel enerji yatırımları hızlı büyüyen bir ülke. Küresel ekonomiler arasında ilk 10 içine girmek gibi iddialı bir hedefe de sahip.
Bu hedef, Türkiye’nin enerji açısından gelecekte de hızlı bir büyümeye sahne olacağının işareti sayılabilir.
Yeni şartlar altında gözden geçirilip güncellenmesi şart hale gelen 2023 vizyonundaki öngörülere bakarsak, 500 milyar dolar ihracat, 420 milyar kWh elektrik talebi öngörülüyor.
Peki böylesi bir ülke, enerjide tercihlerini neye göre belirleyecek?
Eldeki verilere bir göz atalım ve ona göre bir sonuca ilerlemeye çalışalım. Önce şunu belirtelim. Bu ülke fosil yakıtlar açısından çevresindeki coğrafyalara göre daha fakir görünüyor. Peki yeterli ve istikrarlı bir şekilde petrol ve doğalgaz araması yapıldığı söylenebilir mi? Söylenemez. Peki kimi suçlayacağız? Bugüne kadar görev almış tüm iktidarları mı?
Evet. Bu cevabı pat diye yapıştırınca işi çözmüş mü oluyoruz? Tabii ki hayır. Asıl cevap aranması gereken soru, “ne yapmalı” sorusudur. Yani Türkiye enerjide tercihlerini neye göre belirlemeli sorusuna cevap ararken öncelikle fosil yakıtlar konusundaki durumunu bilmek şart.
İkincisi yenilenebilir enerji kaynaklarına bakmak lazım. Ne kadar yenilenebilir olduğu tartışılsa da su, Türkiye’nin en çok kullandığı enerji kaynaklarından biri. Hidroelektrik santrallerin, elektrik üretimindeki payı yaklaşık üçte bir düzeyindedir.
Alternatif enerji olarak da nitelendirilen, güneş, rüzgar, biyokütle, jeotermal, dalga gibi enerji kaynaklarına gelince. Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili olmasıyla dalga enerjisinden, önemli ana rüzgar akıntıları üzerinde yer almasıyla rüzgardan, bol güneş almasıyla solar enerjiden ve hayvansal-bitkisel zenginliğiyle ciddi biyokütle potansiyelinden yararlanabilecek bir ülke.
Enerji kaynakları konusunda durum özetle bu.
Ya teknoloji?
Türkiye enerji arama, üretim, iletim ve dağıtım teknolojilerine ne kadar sahip?
Maalesef bu konularda fakir. Kendi deniz üstü petrol ve doğalgaz arama platformları yok mesela. Sismik arama ve araştırma gemisine de yeni sahip oldu.
Elektrik üretim santrallerini kurmak için ihtiyaç duyulan türbin, jeneratör, kazan gibi alanlarda bir teknolojisi var mı? Var ama çok kısıtlı.
Evet, enerji konusunda kaynaklar ve teknolojiyle ilgili durum özetle bu.
Peki tercihler için bunlara bakmak yeterli mi?
Maalesef değil.
Devamı Derin Ekonomi dergisi Eylül 2016 sayısında…