“Sizin haberiniz yok ama biz size her gün gelip gidiyoruz” diyor Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı Alim Küçükpehlivan. Çünkü internetin haritalamayla sunduğu bütün hizmetlerin altyapı yazılımlarında Başarsoft’un imzası var. Firma, Harita Genel Komutanlığı’na da GSM firmalarına, belediyelere ve dünya devi Google’a da altyapı yazılımları hazırlıyor. Başarsoft’un son gözde yazılımı ise NETAŞ ile beraber geliştirilen afetleri erken uyaran sistem.
Mehmet Ali Doğan
İnternet öyle bir hızla yaşantımızı değiştiriyor ki, daha üç beş yıl öncesinde hayal bile edilemeyen pek çok şey, bugün herkesin olmazsa olmaz diyeceği bir ihtiyaç haline gelmemiş olsun! Bu hızlı değişim, deyim yerindeyse sıfırdan marka oluşumuna da fırsat veriyor. Bunu fırsata çeviren girişimcilerden biri de Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı Alim Küçükpehlivan. Firmasının farkını da “Sizin haberiniz yok ama biz her gün sizin eve uğruyoruz. Herkesin evine haritalarla bir şeyler geliyor gidiyor ve Başarsoft buraya dokunuyor” diye özetliyor. Hatta çok yakında yollarda göreceğimiz, sürücüsüz araçların güzergahlarını belirleyen haritalarda da Başarsoft’un izi şimdiden büyük yer kaplıyor. Haliyle internetin kuşattığı günümüz dünyasında, farkına bile varmadığımız görünmez hizmetleri yapan firmalar arasında Başarsoft açık ara önde yer alıyor. Alim Küçükpehlivan, “Ufak tefek belli ölçeklerde rakiplerimiz var ama alanımızda pazar lideriyiz. Bize en yakın rakibimizin beş katı büyüklükteyiz” diye belirtiyor. Bu nedenle, Başarsoft’un kuruluş hikayesi Türkiye Yazılım Sektörü’nün gelişiminin de kısa bir tarihi aslında.
Dünya devi Google’a, telekomünikasyon firmalarına, Türkiye’nin hemen her belediyesine harita ve coğrafi bilgi sistemleriyle ilgili altyapılarla ilgili yazılım hizmetlerini Başarsoft veriyor. Harita Genel Komutanlığı ile yapılan işbirliği sözleşmesi bile genç firmanın neleri başardığının bir göstergesi kabul edilebilir.
Başarsoft’un bugünkü noktaya gelmesinde pek çok serüven olmasına rağmen iki olay var ki, Alim Küçükpehlivan bilgilendirmesinde bunların üzerinde özellikle duruyor. Biri elbette ki “ortada sermaye yok, sektör yok”, buna rağmen bir yazılım şirketi kurma kararı almaları. Öbürü de Medine Belediyesi için hazırlanan “Kent Bilgi Sistemi” projesi. Çünkü firmanın yaptığı işler Türkiye’de o zamana kadar yeterince fark edilmemiş, Medine işinden sonra fark edilmelerini sağlamış.
Devamı Derin Ekonomi Dergisi Temmuz 2017 sayısında….
