Galileo’nun dünyanın şekli hakkındaki bulgularını, Wright Kardeşler’in uçağını, Xerox’un ilk kopya makinesini, ilk TV’yi, ilk micro işlemciyi, faks makinesini, Post-it Not fikrini ve Dick Fosbury’ni yüksek atlamadaki yeni tekniğini de reddettiler. Bu boşuna bir çabaydı çünkü çok geçmeden tarih onları haklı çıkarmasını bildi.
İlter Utku
Rivayet odur ki, ünlü ressam Van Gogh hayatı boyunca sadece bir tabloyu, onu da bir arkadaşına çok ucuza satabilmiş. Yaşadığı süre boyunca para kazanamasa da o ressamlıkta ısrarcıydı. Yeri geldi, bilinen 800 tablosunu bitirebilmek için aç kaldığı günleri oldu. Bugün gelinen aşamada, her başarılı sanatçının değerinin ölümünün ardından anlaşıldığı üzere onun da tabloları milyonlarca dolara el değiştirip duruyor. Don Kişot zamanın ruhunu kavrayamamış bir deli miydi, onun yel değirmenleriyle olan mücadelesi bize neyi anlatır? Meksika’nın önde gelen yazarlarından Carlos Fuentes’e göre, tutkunun kaynağı ne olursa olsun bütün büyük romanlarda, başarısızlığa mahkum olsa bile mücadele etmekten vazgeçmeyen, insanları da mücadeleye davet eden kahramanların hikayeleri var. Miguel de Cervantes’in yarattığı, edebiyatın ilk bilge delisi Don Kişot, düş peşinde koşan, imkansızı isteyen bunun için mücadele eden bütün
delilerin ortak atası gibi. Don Kişot başarısızlığa uğradığını bilir fakat buna rağmen mücadelesinden vazgeçmez. Bu vazgeçmeme halidir ki onu, benzer başarısızlıklarla hayata küsmüş insanların sözcüsü kılar. Kendi başarı hikayelerini yazan liderlerin, sanatçıların, mucitlerin ve yazarların tek bir ortak noktası var. Yenilikçi fikirleriyle hayatlarımızda yeni yollar açan, çözümler geliştiren insanların tek ortak noktası, inatçı ve asi oluşları. Hangi tarihsel dönüşüm anına, herhangi bir keşfe ya da markaya neresinden bakarsanız bakın, bütün bu olguların başında hep itiraz var. Bugün mesleklerinin zirvesinde gördüğümüz insanların büyük bir kısmı “her başarının bir bedeli vardır” ilkesinden hareketle bu bedelleri fazlasıyla ödediler. Birçok engelle karşılaştılar, aşağılandılar ya da fikirleri değersiz görüldü. Fakat, bu reddedilmişliklerine rağmen arkalarına bakmadan yollarına devam ettiler.
Devamı Derin Ekonomi Dergisi Şubat sayısında….