Baharı beklerken

Bizim baharımız yakın. Tabiat döngüsü olarak bu ayın ikinci yarısında baharı, çiçeklerle karşılayacağız. Soğuk ve fiyat tartışmalarıyla geçirdiğimiz bir kışın ardından özlemle beklediğimiz baharı. Türkiye’nin her tarafını saran yerel seçim heyecanıyla birlikte beklediğimiz bahara bu kez çok şey atfediyoruz. Olumlu şeylerden bahsediyoruz. Hemen aklınıza kötü senaryolar gelmesin. Sosyal medya dedikodularını bir tarafa bırakalım.

Siyasetin kendi dengeleriyle şekillenen bir yerel seçime bu kadar büyük anlamlar yüklendiğini hatırlamıyorum. Ancak yerel dinamiklerin öne çıktığı bir sandık sonucu daha göreceğiz. Bundan emin olabilirsiniz. Üstelik ittifaklarla güçlendirilmiş sonuçlarla karşılaşacağız bu sefer. Sandıktan ne çıkarsa çıksın, milletin kararına saygı duyacağız. Sonuçlardan ders çıkarıp güneşli günlerin tadını çıkarmaya başlayacağız.

Baharı beklerken, heyecanımızı katlayan en önemli konu ise şüphesiz ekonomideki dengelenme süreci. Kur şokunun ardından piyasaları sarmalayan spekülatif fiyat artışları biz tüketicilerin cebinden çok şey alıp götürdü. Kurlar önemli oranda geri geldiği halde yaptığı zamların üzerine yatanları bir kenara not ediyoruz. Siyasi faturası olacak şekilde yüksek zamlarda ısrar edenleri artık hepimiz tanıyoruz. Kamuoyunda buna ciddi bir tepki var. Bir kenara not ettiğimiz fırsatçılara karşı pür dikkatli davranıyoruz. Öyle ki; birçok kentte kurulan Tanzim satış noktalarını yadırgamıyoruz. Aksiye piyasa düzenleyici bu hamleyi haklı buluyoruz. Tüketicinin mutfak masrafını bir miktar düşüren Tanzim satış noktalarının etkisiyle zincir marketler de fiyatları düşürmek zorunda kaldı. ‘Zorunda kaldı’ diyorum çünkü istemeyerek de olsa indirim yaptılar. Fena da olmadı hani. Ancak konu duygusal olunca, müşteri kaybetme telaşına kapıldılar. Bu indirimlerin şubat ayı enflasyonunu bir miktar düşürmesi beklentisi var.

Devanı Derin Ekonomi Mart 2019 sayısında …

 

Dikkat çekenler...