Koronavirüsün habis bir virüs veya bir oyun değiştirici olabileceğini daha önce yazmıştım. Ancak belki de üçüncü bir seçenek daha var: habis bir oyun değiştirici olabilir. Zira hükümetler karantina sürecinde halkın özgürlüklerinin kısıtlanmasından yararlanabilir ve bu süreci mümkün olduğunca uzatabilir. “Özgürlükler ve insan hakları karşılığında güvenlik” söylemi kişisel özgürlüklerin kolayca kısıtlanmasını sağlıyor. Elbette, bu uzun zamandır devam eden ve koronavirüs krizi sürecinde hızlanan bir plan. Zaten gerçekliğin kendisinden ziyade, medyanın anlatısıyla şekillenen bir gerçekliğin içinde yaşıyoruz. Medyanın demokratik olmayan çıkarları desteklemesiyle, böyle bir düzene bir adım daha yaklaşmış oluyoruz. Toplumlarımız Platon’un mağara alegorisindeki adamlara benziyor.
Yunan filozof, mağaradaki “tutsak” adamların duyularıyla elde ettikleri bilgilerin kendi gördüklerinden başka bir şey olmadığını söyler. Şimdi medya çağında ise, bilgi iletişim teknolojilerinin sunduğu içerikler halkın fikirlerini şekillendiriyor. Kısacası, medya bugün Platon’un mağara alegorisindeki gibi gölgeler sunarak gerçeklik algısını kolayca şekillendirebilmekte ve çarpıtabilmektedir. Pek çok uzman ve akademisyen uzun süreli olağanüstü durumun demokrasinin çöküşüne neden olabileceği konusunda uyarıyor. Bu, küresel güçlerin nihai yenilgiyi önleyebilecekleri son savaş alanı olabilir. Bununla birlikte, tercih ettikleri kurum olan bir küresel devlet stili içinde bile demokrasinin tehlikede olduğunu söyleyenler var. Devletler insanları koronavirüsten korumanın zorlu mücadelesiyle karşı karşıya kalırken, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet hükümetlere olağanüstü veya acil durum tedbirleri kisvesi altında insan haklarının ihlal edilmediğinden emin olmaları çağrısında bulundu. Bachelet olağanüstü durumlarda kullanılan güçlerin hükümetlerin muhalefeti bastırmak,halkı kontrol etmek ve hatta iktidarlarını sürdürebilmek için kullanabileceği bir silaha dönüşmemesi konusunda uyararak, bunların yalnızca salgınla etkili bir şekilde başa çıkmak için kullanılması gerektiğini vurguladı. Ancak Bachelet’in uyarısının dikkate alınmayacağında şüphe yok.
Devamı Z Raporu Haziran 2020 sayısında …