Yıllardır gündemden düşmeyen emeklilikte yaşa takılanlar konusunda sona gelindi. Aralık ayında Meclis’e getirilmesi planlanan düzenleme; hem işletmeler hem de bu düzenlemeden yararlanacak çalışanların bütçesinde önemli değişikliklere neden olacak. İşletmeler; hem emekliye ayrılacak çalışanların kıdem tazminatı için bütçe ayıracak hem de oluşacak iş gücü kaybının telafisi için yeni istihdam yapacaklar. Yıllardır emeklilik hayali kuranların işten ayrılmasıyla oluşacak boşluk, iş arayanlar için yeni istihdam alanı olacak.
Yapılacak düzenlemenin içeriği belli olmadığı için şimdilik bu konuyla ilgili net bir çerçeveden bahsetmek imkânsız. Ancak 23 yıl önce yapılan düzenlememeye karşı çıkanların itiraz ettiği nokta belli. EYT olarak adlandırılan emeklilikte yaşa takılanları sorunu, 9 Eylül 1999 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Kanunla ortaya çıktı. Bu düzenleme yapılmadan önce Türkiye’de emekli olmak için prim gün sayısı ve sigortalılık süresi şartı yeterliydi. Kadınlar 20 yıl, erkekler 25 yıl sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödeme şartlarıyla emekli olabiliyorlardı. Emekli olabilmek için belirli bir yaş şartı da konulunca, yasa öncesi sigortalı olmuş kişilerin önemli bir kısmı, prim ve sigortalılık koşullarını yerine getirdikleri halde yaşa takılır hale geldiler.
Milyonların umudu haline gelen yeni düzenlemeyle emekli olmayı bekleyenler, Eylül 1999’dan önceki şartların kendileri için yeterli olmasını talep ediyor. Bu çerçeveyi, çalışanların temsilcisi sendikalar da dillendiriyor. Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, geçtiğimiz ay katıldığı bir etkinlikte bu talebi kürsüden dile getirdi: Bizim talebimiz 8 Eylül 1999’dan önce işe girmiş tüm emekçilerin eski mevzuata göre emeklilik haklarını kullanmalıdır. Bundan sonra getirilen düzenlemelerin yeni işe girecekler için olmasını biz de kabul ediyoruz.
Devamı Z Raporu Kasım 2022 sayısında…