Kasım ayında Barselona’da birkaç gün geçirme fırsatım oldu. Özel bir ziyaret sebebiyle orada bulunmuş olsam da, elimde olmadan Katalonya’nın nereye ait olduğuna dair oynanan siyasi oyunun büyüsüne ve cazibesine kapıldım. Bağımsızlık konusu, 21 Aralık’ta yapılması planlanan ve başka bir kördüğüme yol açabilecek olan bölgesel seçimlerle iyice kızışırken, önceki seçimlerde önde gelen bağımsızlık yanlısı partiye olan desteğin artmasıyla Katalan parlamentosu tıkanma noktasına geldi.
Kaldığım süre boyunca Barselona, önde gelen turistik bir şehir olmanın her zamanki aşırılıklarını yaşıyordu. Şehri aydınlatan güzel bir havada turist kafilelerini şehir merkezinin her yerinde görmek mümkündü. Ancak, bu güzel şehrin biraz ötedeki farklı mahallelerinde, insanlar arasındaki ayrışma ve bunun derin yansımasının işaretleri görülebiliyordu. Birçok binanın dış cephesi, Barselonalıların gelecekte nasıl yaşamak istediklerinin iyi bir göstergesi idi. Zira hepsi olmasa da balkonların çoğu, özellikle de üçü, bayraklarla süslenmişti. Tek yıldızlı Katalan bayrağıyla süslenmiş balkonlar, sahiplerinin bağımsızlık yanlısı tercihlerini açık bir şekilde yansıtırken, diğerleri ise ya İspanyol bayrağı ya yıldızsız Katalan bayrağı ya da sahiplerinin hem Katalan hem İspanyol kimliğini yansıtırcasına her iki bayrakla da süslenmişti. Farklı bayraklarla süslenmiş bu balkonları izlemek komşular arasındaki derin bölünmeleri yansıtması açısından oldukça etkileyiciydi.
Bugünkü krizin nedeni Katalonya’yı yöneten bağımsızlık yanlısı koalisyonun İspanya Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını ve İspanya’nın merkezi yönetiminden gelen iş birliği işaretlerini göz ardı ederek pervasızca İspanya’dan tek taraflı olarak ayrılmaya çalışıyor olması.
Devamı Derin Ekonomi Aralık 2017 sayısında…