Küresel ekonomi 2018 yılında canlı seyrini sürdürürken merkez bankalarından çıkan sesler de ilgiyle izleniyor. Bu bağlamda ABD Merkez Bankası FED’in Mart ayı para politikası toplantısı, komitenin vereceği mesajları okumak açısından önemliydi. İlgili kararı açıklarken ekonominin toparlanma sürecinde başarıyla ilerlediğini vurgulayan komite, ABD’nin 2018 ve 2019 GSYH büyüme oranını Aralık tahminlerine göre yukarı yönlü bir revizyonla sırasıyla yüzde 2,7 ve yüzde 2,4 olarak beklediğini açıkladı. Komite üyelerine göre 2019 yılı, enflasyonda yüzde 2 hedefinin de başarıldığı bir dönem olacak.
Mart toplantısı vesilesiyle basın karşısında ilk sahnesini veren yeni FED Başkanı Powell detaya girmeyen yanıtlarıyla önceki başkan Yellen’dan açık ara farklı ve sönük bir profil çizerken, beklentiler dahilinde bankanın 2019 yılına ilişkin faiz artışı projeksiyonlarının toplantının en şahin mesajı olarak göze çarptığını eklemek gerek.
Bu noktada ABD ekonomisinin güçlü seyrinin devamına yönelik beklentilerde, şüphesiz Cumhuriyetçilerin vergi reformu çerçevesinde getirmiş olduğu canlandırıcı planlar da rol oynuyor. Ekonominin zaten yoluna girmiş ve işsizlik oranının yüzde 4 sularına çekilmiş olduğu bir ortamda bu tür ekstra hamlelerin ABD’de özellikle bütçe tarafına getireceği yükler ise düşündürtüyor.
Öte yandan konjonktürü pekiştiren döngüsel bir yaklaşım olarak nitelendirilebilecek bu tutum, son dönemde Avrupa ekonomilerinde de birtakım benzer öncü işaretler vermeye başlıyor. Nitekim Avrupa Merkez Bankası ECB Başkanı Draghi de, toparlanmanın devam ettiği mevcut konjonktürde kemer sıkma politikasından uzaklaşarak kamu harcamalarını artırmayı planlayan Euro Bölgesi ülkelerine geçtiğimiz günlerde bu yönde bir uyarıda bulundu. Bu bağlamda Draghi daha ziyade geleceğe yönelik ilgili riskleri ima ederken, Euro Bölgesi’ndeki ekonomik tablonun ABD’den farklı olarak bir müddet daha alması gereken bir yol olduğunu kabul etmek gerek.
Devamı Derin Ekonomi Nisan 2018 sayısında …