Geçmişte pek çok örneğini yaşadık… Hepsi de hüsranla sonuçlandı… Salla sallayabildiğin kadar… Herkese ev, herkese araba ve dahasını vaat et. İktidara gelince bakarsın… “Hani nerede verdiğin sözler?” diye soran olursa da bulursun bir bahane… “Tek başına iktidar olamadım…”, “Konjonktür müsait değil”, “Siyasi ortaklarımızla mutabık olamadık” vs. Salla salla diz ipe…
Ama olmuyor işte…
Geçmişte de yemedi… Şimdi de yemiyor…
Ne yapmalı sorusuna yanıt olabilecek abartılı seçim vaatlerinin hiçbir işe yaramadığını geçmişe bakıp, DP’yi (1950), ANAP’ı (1983), AK Parti’yi (2002) tek başına iktidara getirmiş olan seçmenin neyi kerteriz aldığını hatırlamakta yarar var…
Bizim seçmen “Ne yapmalı?” sorusunun cevabını vermeye çalışanlardan çok “Nasıl yapmalı?” sorusunun yanıtını gerçekçi bir yaklaşımla veren ve vaatlerini bunun üzerine kuran siyasetçi tipine daha çok itibar eder…
Mesela şu tür laflara karnı toktur:
“Zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan ekonomi politikalarına son vereceğiz. Üretime dayalı, gelirin hakça bölüşüldüğü refah ekonomisine geçilecektir. Her ailenin bir evi, her evin bir maaşı olacaktır. Merkez Bankası para politikasını bağımsız bir şekilde uygulayacaktır.” (Sayın Muharrem İnce’nin manifesto konuşmasından)
Ya da şu şekilde:
“Her şeyi ithal edebiliriz, anlayışı gidecektir. Yaratıcılık ve girişimcilik teşvik edilecektir. Merkez Bankası para politikasını bağımsız bir şekilde uygulayacaktır. Hedefimiz Türkiye ekonomisinin her yıl en az yüzde 7 büyümesidir. (Zaten o kadar büyüyor) Enflasyon yüzde 5’e, faiz yüzde 7’ ye düşürülecektir. İşsizlik oranları 5 yıl içerisinde yüzde 5’e düşürülecektir. Yüksek teknoloji bölgeleri kurulacaktır. İhracatımız 5 yıl içerisinde 2 katına çıkarılacaktır. İthal kömüre dayalı termik santral yapımına kısıtlama getirilecektir. (Ya yerli kömüre dayalı olanı ne olacak?)
Ekonomide 5 yıl içerisinde en az 5 yerli markayı dünya markası haline dönüştüreceğiz. Kişi başına düşen milli gelirimizi ilk etapta 15 bin dolar düzeyine çıkartarak orta gelir tuzağından kurtulacağız. Cari açık hedefimiz yüzde 3’ tür.”
Sayın İnce bu minval üzere söylemiş de söylemiş…
Devamı Derin Ekonomi Haziran 2018 sayısında …